Yersen. "Birinci ve ikinci emperyalist paylaşım savaşı" tamlamasını hiç duymamış gibi. Metadan öte savaş gayesi mi var?
Yersen değil, bu böyledir. Kitleleri kandırmak için en etkili yol bu ikisidir. Günümüzde bile tarih dersi çocukları milliyetçi yetiştirmeyi amaçlar. Neden? Milliyetçi adam "ülkesi" için kör olur, en ağır basan duygu milliyetçiliğidir.
Milliyetçi adam ayrımcılık yapar, savaşa gözü kapalı gider.
Emperyalist paylaşım savaşı değişi, dünya savaşlarını tanımlamak için yeterli bir değiş değil. Lenin, burada tek taraflı bakmıştır. Tabii burada tam olarak ne demek istediğine de bakmak lazım.
Meta çok önemli bir gaye, fakat kitleleri kandırma aracı burada meta değil. Bunun farkında olmak lazım. Orada "ana sebep" doğru bir kullanım olmamış, "en büyük kitle kandırma aracı" gibi bir değiş daha doğru olabilirdi.
Atatürk milliyetçi değil ki. Akıl milliyetçisi.
Milliyetçi. Bir sürü sözü var, bunlardan bile çıkarabilirsin.
"Biz doğrudan doğruya millet severiz ve Türk milliyetçisiyiz. Cumhuriyetimizin dayanağı Türk topluluğudur." (Nutuk, 15-20 Ekim 1927)
"Bize milliyetperver derler. Fakat biz öyle milliyetperverleriz ki, bizimle teşrik-i mesai eden bütün milletlere hürmet ve riayet ederiz. Onların bütün milliyetlerin icabatını tanırız. Bizim milliyetperverliğimiz herhalde hodbinane ve mağrurane bir milliyetperverlik değildir."
"Türk Birliği'nin bir gün hakikat olacağına inancım vardır. Ben görmesem bile gözlerimi dünyaya onun rüyaları içinde kapayacağım. Türk Birliği'ne inanıyorum. Onu görüyorum. Yarının tarihi yeni fasıllarını Türk Birliği ile açacak. Dünya sükununu bu fasıllar içinde bulacaktır. Türklüğün varlığı bu köhne âleme yeni ufuklar açacak. Güneş ne demek, ufuk ne demek o zaman görülecek."
"Türk ve Türkçülük aleyhinde bulunanları ezeceğiz!"
Atatürk'ün en ağır basan duygularından birisidir milliyetçilik ve vatan sevgisi. Milliyetçi olmayan adam kolay kolay asker olamaz, buradan bile çıkarabiliriz.
Akıllı birisin Kemal ama hala böyle bir dünyanın olmasını beklediğini görünce şaşırdım.
Böyle bir düzen çok zor, gerçekten çok zor. Ama elimden geldiğince, sonunda ölüm olsa bile bunun için, insanların birbirine saygılı olabilmeleri için mücadele edeceğim. En büyük hayalim bu.
İnsanların milliyetçilik ile ırkçılığı karıştırmaması gerektiğini düşünüyorum.
"Türk milliyetçilği" "Arap milliyetçiliği" "Yunan milliyetçiliği" gibi gibi şeylerin arasında, ırkçılık ile hiçbir fark yok. İkisinde de ayrımcılık yaparsın, ikisinde de yüksek ihtimalle kendi milletini yüceltirsin. Teoride sadece "Kendi milletinin çıkarlarını kollamak" olsa bile, tarihsel gelişimi açısından ırkçılıktan farksız olduğunu anlayabilirsin. Teoride böyle olsa da, pratikte "Türk üstündür" kafasından farksız oluyor.
"Milliyetçiyim" deyip, ayrımcılık yapmayan bir kişi bile yok. Bu yüzden teoride nasıl olduğu pek önemli değil. Kendi çevremden biliyorum. "Abi ırkçı değilim de, bu yahudiler ve araplar çok iğrenç ya" gibi tüm milliyetçiler çevremde bulunan.
Kaypakkaya'ya göre Kemalizm faşizme yakın değildir, bizzat faşizmdir. Kemalist diktatörlük, askeri faşist bir diktatörlüktür. Her türlü ilerici ve demokratik düşünce zincire vurulur. Kemalizm'i övmeyen her türlü yayın faaliyeti yasaktır. Kemalizm, her alanda Türk Şovenizminin kışkırtılması, azınlık milletlere amansız bir baskı uygulanması, zorla Türkleştirme ve kitle katliamı demektir. Kemalist devrim burjuvanın ve toprak ağalarının devrimidir. Meşrutiyet yönetiminin yerini burjuva cumhuriyeti almıştır. Kemalizm işçiler için cop ve dipçik, grev ve sendika yasağı demektir. Kemalizm demek, işçi ve köylü yığınlarının, şehir küçük burjuvazisinin ve küçük memurların sınıf mücadelesinin kanla ve zorbalıkla bastırılması demektir.
(Seçme Yazılar, İbrahim Kaypakkaya, Umut Yayıncılık)
Demek istediğim budur, umarım açıklayıcı olmuştur. Yanlış anlaşılmasın, Atatürk karşıtı değilim. Sadece yaptığı bazı şeyleri ve kemalizmi sevmiyorum. Atatürk zamanın en doğru ekonomik atılımlarından birisini yaptı. Ama ülkenin devamlılığını sağlamak için başvurduğu "çözümler" hiç hoş değildi en basitinden.
Ülkenin kalkınması konusuna da değineyim. Ben vatansever birisi, Atatürkçü birisi değilim. Ben nerede rahat edeceksem, fikirlerimi daha rahat gerçekleştireceksem, aklımdaki şeyleri daha rahat yayacaksam oraya giderim. Burasının neresi olduğu farketmez.